Haber/ Deniz Doğan
DNZ haber: Zincir marketlerde çalışan binlerce emekçi, uzun çalışma saatleri, düşük ücret ve personel eksikliğinden kaynaklanan canavarlaşmış iş yükü altında eziliyor. Son dönemde art arda gelen yorgunluktan bayılma görüntüleri, sektördeki insanlık dışı çalışma koşullarını gözler önüne sererken, işçiler insanca yaşam ve çalışma hakkı talep ediyor.
KASADA DEĞİL, VÜCUTTA TÜKENİŞ
Son aylarda sosyal medyaya yansıyan görüntüler, market raflarının ardındaki trajediyi gün yüzüne çıkardı. Bir market ziyaretinde karşılaştığımız bir çalışanın feryadı, tüm sektörün durumunu özetliyor: “Abla, bizim de haberimizi yap bak biz mağdur durumdayız.”
Bu feryadın nedeni, zincir market yönetimlerinin sürekli kâr maksimizasyonuna odaklanması ve bunun bedelini çalışanlara ödetmesi. Kimi marketlerde çalışanlar, uzun mesailer nedeniyle vardiya sırasında kasaların başında veya reyon düzenlerken fenalaşarak bayılıyor. Uzmanlar, bu bayılmaların sadece fiziksel yorgunluktan değil, aynı zamanda aşırı stres ve tükenmişlik sendromundan kaynaklandığını belirtiyor.
ÜÇ KİŞİLİK İŞİ TEK BAŞINA YAPMAK
Market emekçilerinin en büyük şikâyeti, personel eksikliği. Çalışanlar, yönetimlerin maliyet düşürme amacıyla personeli asgari düzeyde tutması nedeniyle 3 kişinin yapması gereken işi tek bir kişinin sırtlamak zorunda kaldığını anlatıyor.
Market Çalışanı “Ben sabah geliyorum, tırı boşaltıyorum, kolileri yırtıyorum, reyonu diziyorum. Sonra kasaya geçip tezgahtarlık yapıyorum. Akşam da yerleri siliyorum. Biz burada kasiyer, hamal ve temizlikçiyiz. Bedenimiz artık kaldırmıyor.”diye ifade ediyor.
Bu özel dosya, tüketicilerin her gün ziyaret ettiği o parlak marketlerin karanlık yüzünü gösteriyor. Zincir market yönetimleri ve ilgili denetleyici kurumlar, bu insanlık dramına daha fazla sessiz kalmamalıdır


